Atatürk ve Çocuk

Mehmet GÜLER

08-11-2024 08:02

Atatürk ve Çocuk

Dünyada hangi lider var ki köylüsünden çiftçisine, öğretmeninden doktoruna, gencinden yaşlısına, kadınından çocuğuna herkese dokunsun, herkesle aynı karede yer alsın.

Dünyada hangi lider var ki çocukları bile bir yetişkin gibi görsün, onlara bayram armağan etsin, onlarla arkadaş/yoldaş olsun.

Atatürk, yaşamı boyunca tüm sevdiklerine hangi yaşta olursa olsun “çocuk” diye seslenirdi.

Onun sözlüğünde çocuk sevgi demekti.

Daha 12 yaşında iken babasını kaybetmiş; hayatının ondan sonraki bölümünü “yetim” olarak sürdürmüştü.

O’nun çocuğu yoktu ama içinde bitip tükenmeyen bir çocuk sevgisi vardı.

Çocukları çok seviyor, özellikle kimsesiz çocuklara sahip çıkıyor, onların eğitimine büyük önem veriyordu.

Bütün Türk çocukları onun öz yavruları gibiydi.

Atatürk, çocukların riyakârlık bilmeden bütün istek ve arzularını içlerinden geldiği gibi açıklamalarından çok hoşlanırdı.

Son yıllarını da çok sevdiği bir çocukla geçirdi. Ülkü, Atatürk’ün çocuk sevgisinin bir simgesi oldu.

O’nun açık mavi gözleri her yerde çocukları arardı. Çağdaş ve mutlu Türkiye’yi çocuklarda görür ve çocuklarda bulurdu.

Tüm yurt gezilerinde çocuklara sevgi ile yaklaşır, onlarla uzun uzun konuşurdu.

Türk çocuklarının sevgisi Atamızı çok duygulandırır çevresindekilere övünçle:

“İşte benim çocuklarım.” derdi.

17 Ekim 1922 yılında Bursa’da kendini karşılayan çocuklara şöyle seslenmiştir:

“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.”

İyi ki varsın büyük Atatürk.

İyi ki topraklarda nefes aldın.

Nasıl bir Ataya sahip olduklarını her Türk çocuğuna hissettirmek eğitimciler olarak nefes aldığımız her saniye sana borcumuz.

Adımların adımlarımız…

Eğitimci Yazar Mehmet GÜLER

DİĞER YAZILARI TAM YETKİLİ SIFIR ETKİLİ SENDİKA 01-01-1970 03:00 Ülkede Her Bireyin Sorumluluğu Var, Kurumların/Yöneticilerin Neden Yok?  01-01-1970 03:00 Eğitimciler, Sağlıkçılar, Güvenlikçiler, Memurlar “Söylenmeyin artık SÖYLEYİN" 01-01-1970 03:00 ÖĞRETMEN NEFRETİ İLE YATIP KALKANLARA  01-01-1970 03:00 İŞÇİ SENDİKALARI SAHADA MEMUR SENDİKALARI KIŞ UYKUSUNDA 01-01-1970 03:00 Çözüm Bekleyen Eğitim Sorunları  01-01-1970 03:00 Eğitimde Öğretmen’in Otoritesini Arttıran Eski Disiplin ve Ciddiyete Dönülmeli 01-01-1970 03:00 SESSİZCE İŞİNİ YAPANLAR VE FENOMEN ÖĞRETMENLER 01-01-1970 03:00 MEB AKADEMİLERİ TASARRUF TEDBİRLERİ ÖĞRETMEN MAAŞLARI 01-01-1970 03:00 “ORDA BİR ÖĞRETMENEVİ VAR UZAKTA”  01-01-1970 03:00 KAMU MAAŞ DENGESİ NEDEN MEMURLAR ALEYHİNE BOZULDU? 01-01-1970 03:00 Bu Yazım Siz Kötülere; İçi Kararmış, Vicdanı Çürümüş  Sizlere…  01-01-1970 03:00 ÖĞRETMENLERİN ALIM GÜCÜ ERİYOR, SORUMLUSU KİM?  01-01-1970 03:00 EĞİTİM ÖĞRETİMLE ÖMRÜNÜ HEBA EDENLER SESSİZ, KIRGIN ve KIZGIN  01-01-1970 03:00 Türkçe/Edebiyat Öğretmenlerinin Artan İş Yükü Sorunu Çözülmelidir  01-01-1970 03:00 Kıymeti Bilinmeyen Bakan Ziya Selçuk 01-01-1970 03:00 Öğretmenler Nezih Bir Ortamda Çalışmayı Hak Etmiyor mu? 01-01-1970 03:00 Ülke Tarihinin En Adaletsiz Eleme Sistemi “Mülakat”   01-01-1970 03:00 ÖMK’de “Lisansüstü Eğitim” Unutuldu mu?  01-01-1970 03:00 Meslek Kanunu Öğretmen Görüşüne Sunulmalıdır.  01-01-1970 03:00 Yeni Müfredat; Yoğun Dersler ve Sınav Stresi ile Günleri Heba Olan Çocuklara Katkı Sunacak mı?  01-01-1970 03:00 Ülke Tarihinin En Kötü Karnesi “Mülakat”  01-01-1970 03:00 “Öğretmenlik Meslek Kanunu” unutuldu mu? 01-01-1970 03:00 Başka Bir Evrende… 01-01-1970 03:00 En Uzak Eğitim Fakültesi Maksimum 100 km Uzaklıktadır. Lütfen gidip okuyun… 01-01-1970 03:00 Vatandaşına Ateş Pahası, Yabancılara Ucuzluk  Cenneti 01-01-1970 03:00 Sınav/Senaryo Karmaşasına Son Verilmelidir 01-01-1970 03:00 Kim Bu Cennet Vatanın Uğruna Olmaz ki Feda 01-01-1970 03:00 Değişen Çehresiyle Doğunun Parlayan İncisi CİZRE 01-01-1970 03:00 Salt  “ÖĞRETMENİ” Merkeze Alan Yeni Bir Sendikal Yapılaşmaya İhtiyaç Vardır. 01-01-1970 03:00 Okullarda Baş Gösteren Disiplin Sorunları Günden Güne Artıyor. 01-01-1970 03:00 Türkçe/Edebiyat ve Yabancı Dil Öğretmenlerinin Haklı Talebi 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik Sorumluluğu ve Vicdani Yükümlülüğü En Ağır Mesleklerin Başında Gelir 01-01-1970 03:00 MEB’te Çığırından Çıkan Proje Baskısı ve Deneme Furyası 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik “Basit” Bir Meslek Mi? 01-01-1970 03:00 Mülakat Değil Liyakat 01-01-1970 03:00 Türkçe/Edebiyat Öğretmenlerinin Artan İş Yükü  01-01-1970 03:00 Ziya SELÇUK özleniyor mu?  01-01-1970 03:00 Mülakat Değil Liyakat 01-01-1970 03:00 Eğitimde Bu Sorunları Çözen Bakan Tarihe Geçecektir 01-01-1970 03:00 Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya! 01-01-1970 03:00 Memur Sen’in Kazandıkça Yoksullaştıran Tarihi Toplu Sözleşme Kazanımları 01-01-1970 03:00 Memur Sendikalarını Uyarıyoruz 01-01-1970 03:00 Tarihin En Büyük İtibar ve Mali Krizini Yaşayan Öğretmenler 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda “Lisansüstü Eğitim” Teşvik edilmelidir. 01-01-1970 03:00 Teşekkür Sendikacılığı-Teşekkür SEN 01-01-1970 03:00 Dağa taşa anlattık, SENDİKALARA anlatamadık.  01-01-1970 03:00 22 Bin TL’yi Tarihi Kazanım Olarak Karşılayacakları Uyarıyoruz 01-01-1970 03:00 Öğretmenlik Meslek Kanunu 01-01-1970 03:00 MEB Sorunlar 01-01-1970 03:00 İşçi Maaşı Alabilmek için Doktora Yapmanın Yetmediği Günlere… 01-01-1970 03:00 Eğitimin Merkezi Öğretmendir 01-01-1970 03:00 Öğretmen Maaşı 01-01-1970 03:00 “Lisansüstü Eğitim” ve “Tecrübe” Değersizleştirilmemelidir 01-01-1970 03:00