BİLGİ
Giriş Tarihi : 22-04-2023 11:58

İlköğretim Haftası Kutlama Programı 2023-2024

İlköğretim Haftası 2023-2024, İlköğretim Haftası Dokümanları 2023-2024, 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı İlköğretim Haftası Kutlama Programı

İlköğretim Haftası Kutlama Programı 2023-2024

2023-2024 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İLKÖĞRETİM HAFTASI KUTLAMA PROGRAMI
İlköğretim haftası
, her yıl okulun açıldığı ilk hafta yani eylül ayının 3. haftası kutlanır.

Bir milletin okur - yazar oranı yüksek olursa o millet kalkınır. Okumuş ve aydın kişileri fazla olan bir millet, her alanda ilerler. Cumhuriyetin ilk yıllarında ülkemizde okuma - yazma bilenlerin sayısı azdı. Pek çok yerde okul yoktu. Ülkemiz Kurtuluş Savaşı'ndan yeni çıkmıştı.
Bağımsızlığını kazandıktan sonra, Atatürk'ün emriyle her tarafta okuma - yazma seferberliği başlatıldı. Okullar açıldı. Yeni Türk harfleri vatandaşlara öğretildi. Her Türk vatandaşının İlkokul öğrenimini görmesi ve tamamlaması zorunlu hale getirildi.
Cumhuriyetin ilanıyla beraber eğitim - öğretim çalışmaları hızlandı. Köy, kasaba ve şehirlere okullar yapıldı. Okur - yazar sayısı gittikçe arttı. Yardımsever Türk vatandaşları da eğitim - öğretim hizmetlerinin gelişmesine yardımcı oldular.
Yakın bir zamanda da 8 yıllık kesintisiz eğitim kabul edilerek İlkokul ve Ortaokul birleştirildi ve zorunlu hale getirildi, İlköğretim okulu olarak adlandırıldı.
Her yıl Eylül ayının üçüncü haftası ( okulların açıldığı ilk hafta ) İlköğretim Haftası olarak kabul edilmiştir. Bu hafta boyunca okumanın önemi, okulun değeri ve kutsallığı halka anlatılır. Okumanın - yazmanın önemi, gazete, dergi, radyo ve televizyonlarda hafta boyunca anlatılmaya çalışılır. Bu konu üzerinde önemle durulur. Okulsuz yerlere okul açılmaya gayret edilir. İlköğretimin önemi anlatılır.

OKULA BAŞLARKEN
Aşağıda okuyacağını yazıda bir öğrenci-
nin okulda geçen ilk günleri anlatılıyor. 
Ankara'nın İncesu semtinde oturanlar bilirler. Dokuz Eylül Sokağı'nda önü söğütlü bir ev vardır. Biz o evin ikinci katında otururduk. Ben sık sık balkona çıkar, söğüt ağacının dallarını tutar, yapraklarına bakardım. Hiç unutmuyorum, o balkon sanki küçük bir çiçek bahçesiydi. Babam çoğu zaman bu balkonda oturur, beni yanına çağırır, kucağına alırdı. Bir gün sarı gülün yanına koyduğu sandalyesinde oturuyordu.
    Beni çağırdı, gittim, öptü, sevdi sonra :
-- Özlem, artık okul çağın geliyor. Bu yıl okula başlayacaksın. Senin de siyah önlüğün, beyaz yakan, güzel kurdelelerin, kitapların, defterlerin, boyalı kalemlerin, çantan olsun istiyorum, dedi.
    Babamın bu konuşması beni çok sevindirdi. İçim içime sığmaz oldu. Gün boyu okula kaydımın nasıl olacağını, kayıt sırasında neler sorulduğunu, okulda neler öğreneceğimizi, acıkınca orada ne yapılacağını, düşündüm durdum.
    Sanıyorum ertesi gündü. Babamla okula gittik. Okulun dış kapısından içeri girerken, içim bir hoş oldu. Heyecanlandım. Herkes bana bakıyor gibiydi. Merdivenlerden çıkıp bir odanın önüne geldik. Babamın elini daha sıkı tuttum. Girdiğimiz odada bizi güler yüzlü bir hanım karşıladı. Kayıt için geldiğimizi söyledik. Gösterilen yere oturduk. Babam, çantasından çıkardığı kimliğimi, vesikalık fotoğrafımı ve birkaç zarfı masada oturan hanıma verdi. Sonradan o orta yaşlı hanımın müdür yardımcısı Sevim Hanım olduğunu öğrendim. Sevim Hanım beni yanına çağırdı, sevdi, yanaklarımı okşadı, adımı sordu.
-- Özlem, dedim.
    Sonra elimi tuttu avuçlarının arasına aldı. Parmaklarımdan birini işaret ederek adını sordu.
-- Serçe parmak, dedim.
-- Doğru, dedi.
    Babamın verdiklerini dosyaya koydu. Büyük bir defterde babam gösterilen yeri imzaladı. Güler yüzlü hanım kayıt işleminin bittiğini bildirdi. Önümüzdeki Pazartesi günü okul açılıyor dedi. Kalktık eve döndük.
    Pazartesi günü oldu.
    Sabah erkenden kalktım. Elimi. yüzümü iyice yıkadım. Havlu ile kuruladım. Annem önlüğümü giydirdi. Beyaz yakamı taktı. Kurdelemi bağladı. Kitaplarım, defterlerim, kalemlerim, çantamın içindeydi. Hep beraber kahvaltımızı yaptık. Sonra koridorda bulunan boy aynasının önüne gittim. Aynadaki Özlem'e baktım. Siyah önlüğüm, beyaz yakam ve kurdelemle çok güzel olmuştum. Lavaboya geçtim, dişlerimi fırçaladım. Bu arada babam da hazırlanmıştı. Çantamı sağ elime aldım. Annemi öptüm. Babamla merdivenleri indik, sokağa çıktık.
    Evden okula doğru giderken babamın elini sımsıkı tuttum. Daha önce kaydımın yapıldığı, İncesu İlkokulu'na geldik. Okul bahçesi analar, babalar ve çocuklarla dolmuştu. Babamın elini hiç bırakmak istemiyordum. Baktım benim gibi birçok çocuk annelerinin, babalarının ellerini sımsıkı tutuyorlardı. İçlerinde ağlayanlar bile vardı. Bahçedeki akasya ağacının altında sarışın bir çocuk durmadan ağlıyordu.
Az sonra zil çaldı. Okulun kapısından yaşlı, genç, uzun ve orta boylu öğretmenler çıktı. İçlerinden biri :
-- Eski öğrenciler bayrak direğinin sağ tarafına geçsinler, burada sıra olsunlar, yeni kayıt olanlar da solda dursunlar, dedi.
    Bizim Bulunduğumuz yana döndü. Sonra ellerinde birer kağıt olan öğretmenler adlarımızı okuyarak bizi ayrı yerlerde sıra ettiler. Bütün öğrenciler birbirleriyle konuşuyorlardı. Bu arada beyaz saçlı bir adam konuşmaya başladı. Hepimiz sustuk. Konuşma bittikten sonra, uzun boylu, şişman bir çocuk bayrakla kapı önüne geldi. İstiklal Marşı söylendi, ant içildi. Sonra herkes kendi dersliğine sıra ile dağıldı. Sıralarımıza oturduk. Benim gibi babası ile, annesi ile dersliğe girenler de vardı. Öğretmen tek tek adımızı sordu. Biz de bir bir söyledik. Öğretmen hepimizi sevdi, okşadı. Şarkılar söyledi. Öyküler anlattı. Sonra bize döndü:
-- İçinizde şarkı, türkü bilen var mı? Dedi. Bilenler bildikleri şarkıları, türküleri söylediler. Bu arada babam ve öteki çocukların anneleri ayrıldılar.
    Okulumu, sınıfımı, öğretmenimi öyle çok sevdim ki…
    O günden sonra okula hep yalnız gittim.
Özlem YAVUZ


ATATÜRK’ÜN EĞİTİM VE ÖĞRETİMLE İLGİLİ GÖRÜŞLERİ
 Çocuklarımız ve gençlerimiz yetiştirilirken onlara özellikle varlığı ile, hakkı ile, birliği ile çatışan ve tüm yabancı öğelerle savaşma gereği ve ulusal değerleri tam bir coşku ile, her karşıt düşünce önünde şiddetle ve özveriyle savunma zorunluluğu iyice öğretilmelidir (1921). (Atatürk’ün Milli Eğitimimizle İlgili Düşünce ve Buyrukları - TDK - 1970)
 Geleceğe hazırlanan yurt çocuklarına hiçbir güçlük karşısında boyun eğmemelerini, olanca güçleriyle bıkmadan ve yılmadan çalışmalarını ve okumakta olan çocuk¬larımızın ana babalarına da yavrularının öğrenimlerini bitirmeleri için ellerinden gele¬ni esirgememelerini öğütlerim. Mustafa Kemal-1921
 Milli eğitim alanında ne pahasına olursa olsun tam bir başarıya ulaşmak gerektir.Kurtuluş ancak bu yolla olur. M. Kemal - 1922
 Milli eğitim politikamızın temel ilkesi, bilgisizliğin yok edilmesidir. Bu yapılmadıkça yerimizdeyiz... Yerinde duran bir şeyse geri gidiyor demektir. M. Kemal- 1922
 Eğitimdir ki, bir ulusu ya Özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatır ya da tutsaklığa ve düşkünlüğe sürükler. (Atatürk)
 Herkesin kendine göre bir zevki vardır: Kimi bahçe ile uğraşmak; güzel çiçekler yetiştirmek ister; kimi de adam yetiştirmekten hoşlanır. (Atatürk)
 İlköğretimin yayılması için, sade ve kullanışlı Önlemler almak zorundayız.  İlköğretimde amacımız, bunun genel olmasını bir an Önce gerçekleştirmektir. Bu sonuca varmak, ancak aralıksız önlem almakla ve bunları sistemli uygulamakla sağlanır. Ulusumuzun başlıca işi olarak, bu konuda direnmeyi gerekli görüyorum.
Atatürk - 1936
 Eğitim işlerinde kesinlikle zafer kazanmış olmak gerekir. Bir ulusun gerçek kurtuluşu ancak bu yolla olur. Bu zaferin kazanılması için hepimizin tek bir can, tek bir düşünce olarak temeli bir program üzerinde çalışması gerekir. Bence bu programın te¬mel noktaları ikidir:
1. Eğitim, toplumsal yaşamımızın gereklerine uymalıdır.
2. Eğitim, çağın gereklerine uymalıdır. M.Kemal - 1922

İLKÖĞRETİM HAFTASI ŞİİRLERİ

YAŞASIN OKULUMUZ

Daha dün annemizin 
Kollarında yaşarken,
Çiçekli bahçemizin
Yollarında koşarken.

Şimdi okullu olduk,
Sınıfları doldurduk.
Sevinçliyiz hepimiz,
Yaşasın okulumuz!

Okul yurt güneşidir.
Bize bilgiler saçar.
Annemizin eşidir,
Severek kucak açar.

Okul insanlık yolu,
Her yanı şeref dolu.
Sevinçliyiz hepimiz,
Yaşasın okulumuz!


İLKÖĞRETİM HAFTASI
İlköğretim haftasını
Kutlayalım hep birlikte.
Çalışmanın arkasını
Bırakmayalım derslikte.
  
Çalışırsak kazanırız,
Bilgilerle bezeniriz.
Kenetlenmiş bir toplumsak
Sağlam olur düzenimiz.
  
Bakın açıldı okullar
Cıvıl cıvıl bütün yollar.
Yarınını düşünenler
Çocuğunu okuturlar.
İbrahim ŞİMŞEK

OKULUMUZ
Her yerden daha güzel
Bizim için burası,
Okul, sevgili okul,
Neşe, bilgi yuvası.
  
Güzel kitaplar burada,
Bir çok arkadaş burada,
İnsan nasıl sevinmez,
Böyle yerde okur da ?
  
Senin çatın altında
Girmez kötü duygular,
Bilgi giren yerlerde
Kalmaz artık kaygılar.
  
Her yerden daha güzel
Bizim için burası,
Okul, sevgili okul
Neşe, bilgi yuvası!
Fethi BOLAYIR

OKULUM
Benim güzel yuvam, şen yurdum,
Tatilde yalnız kaldın, mahzundun.
Şimdi sevdiklerine kavuştun,
Şenlendi bahçen, şenlendi avlun…

Gönderde al bayrak sevinçle çırpınır,
Arkadaşlarım coşkuyla andımızı haykırır.
Miniklerin ağlaşır, büyüklerin oynaşır,
Kaleme, deftere sarılmış elin kolun…

Canlandı kentim, canlandı köyüm,
Söylenir şarkım, söylenir türküm,
Okulda artıyor bilgim ve görgüm,
Koşun çocuklar, okullara dolun… 

Sevgili öğretmenim girmiş derse,
Hasrettin sen bu sese, bu nefese.
Aramıza Atatürk’üm inip, gelse,
Der bize; “Çalışkan olun, dürüst olun…”

Denizli,08 Eylül 2006
Veli Aykar


İLKÖĞRETİM HAFTASI GÜZEL SÖZLER
•    Bilgisiz insan, meyvesiz ağaca benzer.
•     İlköğretim davası, insan olma, ulus olma davasıdır.
•     Yurt kalkınmasının temeli ilköğretimdir.
•     Öğrenim, aklın gücünü geliştirir.
•     Bilmemek ayıp değil, bilmediğini öğrenmemek ayıptır.
•     İlköğretim geleceğin temelidir.
•     Bilgisiz insanın dostluğundan, bilgili insanın düşmanlığı daha iyidir.
•     Okul gençliğe; insanlığı, saygıyı, ulusu ve ülkeyi sevmeyi öğretir.
•     İlköğretimin değerini her yurttaşa anlatmak ulusal bir görevdir.
•     Bilen, bilmeyenden sorumludur.

AdminAdmin