https://www.netbilgim.com/files/uploads/user/b4c148b36ad0c21e46d1fc1f51d51585-042b7c04f1a5be1181b4.jpg
Mehmet GÜLER

Salt  “ÖĞRETMENİ” Merkeze Alan Yeni Bir Sendikal Yapılaşmaya İhtiyaç Vardır.

06-03-2024 06:55 665 kez okundu.

Salt  “ÖĞRETMENİ” Merkeze Alan Yeni Bir Sendikal Yapılaşmaya İhtiyaç Vardır.

Öğretmenleri; ülkenin en az gelirli kesimi haline getiren sendikacılık anlayışı ile devam edileyemeyeceğini idrak edenler; %2 barajı ile üye kaybını engellemek için canhıraş mücadele ediyordu. 

Her ay enflasyon altında ezilen memurların cebinden binlerce lira çıkarken sesini çıkarmayanlar, 345 TL için en yüksek perdeden ses çıkarmaya başladı. 

Gaye bu rakam da değil. 

Haneden düşecek olan üye kaybı…

Anayasa mahkemesi ise bu adaletsizliğe dur dedi. 

Bilhassa son süreçler göstermiştir ki ülkemizde eğitimin meseleleri arasında mühim bir “eğitim sendikaları sorunu” vardır.

Eğitim sendikalarına göz atıldığında siyasi partilerle doğrudan yahut dolaylı bir ilişki ağı olmayan sendika neredeyse yok gibi.

Son yıllarda işçilere ve memurlara yapılan zam oranları kıyaslanıldığında memur sendikalarının vasıfsızlığı ve etkisizliğiyle yüzleşiliyor.

Memurlar arasında “Öğretmenler” en az gelir düzeyine sahip kesim haline getirildi.

“İtibarı” tarumar edildi.

“Yoksulluk” hatta “açlık” sınırının altındaki oranlara atılan imzalar, “tarihi kazanım” afişleriyle kayda geçildi.

Memurlar enflasyon verileri altında ezilirken “memuru enflasyona ezdirmedik, refahtan payımızı aldık” açıklamalarıyla kamuoyunda boy gösterildi.

Tek maaşla aile geçindiren memurlar, çift maaşla ev kirası ve faturaları ödeyemez hale geldi.

Başka bir şehirde yaşam kurmak hayal oldu.
Ev, araba almak imkânsızlaştı.

Önü alınamayan zamlarla artan enflasyona karşı alım gücü çöp oldu.

Okumuş, eğitimli, kültürlü, kendini yetiştirmiş kesim “boşuna okudunuz/okuyup da ne yapacaksın” sözleriyle mahalle kahvelerine meze edildi.

Öğretmenlerin bunca sorunu varken iki büyük eğitim sendikasının biri “Teşekkür” etmekle diğeri “Twit” atmakla meşgul.

Bu sebeple isimlerini “Teşekkür Sen” ve “Twit Sen” olarak değiştirmeleri elzemdir.

Hekimlerin alkışı hak eden eylemleri karşısında eğitim sendikaları 3 maymunu oynadılar.

Tabi bu süreçte öğretmenlerin haklarını sahada savunan sendikaların hakkını vermek elzem.

Arzumuz yetkili sendika olmaları halinde bu sefer de onların aynı hatalara düşmemeleri.
Kendi ideolojik alanlarıyla ilgili hususlarda örgütlenip sokak yürüyüşleri, basın açıklamaları organize eden sendikalar, konu “öğretmenlerin mali sorunları” itibarı, hakları olunca “Twit” atıp “göstermelik demeç”ler vermekle yetindiler.

Hülasa öğretmenler “Twitter ve Teşekkür Sendikacılığı” sorunu ile yüz yüzeler.

Uzunca bir süredir eğitim alanında “Öğretmenler” hariç eğitimin bütün bileşenleri mutlu edilmeye çalışıldı.

Yapılandırmacı eğitim ile “öğrenci” öncelendi, son zamanlarda ise “veli memnun etme” sevdasına tutuşuldu.

Okul idarelerine, öğrencilere, velilere “öğretmen performansı” ölçtürülmeye çalışıldı.

Eğitim sistemi revizyonlarında sahada uygulayıcı olan öğretmenlere hiçbir karar mekanizmasında yer verilmedi.

Daha ötesi fikirleri bile alınmadı.

Danışılma nezaketi bile gösterilmedi.

İstişare edilmeden, alelacele alınan kararların olumsuz neticeleri yine öğretmenlere yüklendi.

25 Mayıs 2022 tarihli yazımın başlığı olan “Eğitimin Merkezi Öğretmendir” sözü tam da bu meselenin özüne işarettir.

Eğitimin meseleleriyle hemhal olan “öğretmenlerini dinlemeyen, dikkate almayan, öncelemeyen” bir sistemin ilerleme kaydetmesi imkansızdır.

Gayesi öğretmenlerin hakkını hukukunu savunmak iken erke yaranma çabaları güden , öğretmeni değil de ideolojik tercihlerini önceleyen sendikalarla bunu yapmak hayalin de ötesindedir.

“İdeolojik ve siyasi” kaygılardan uzak, salt “öğretmeni merkeze alan” yeni bir sendikal yapılaşmaya ihtiyaç vardır.

Asgari yaşam koşullarının altında bir maaşla geçinmeye çalışan öğretmenlerin olduğu bir sistemde başka sorunlar aramak akıl dışıdır.

Eğitim sisteminin en temel ve öncelikli meselesi “öğretmenlerin itibarı ve refahı”dır.

Eğitimci Yazar MEHMET GÜLER

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI TAM YETKİLİ SIFIR ETKİLİ SENDİKA Ülkede Her Bireyin Sorumluluğu Var, Kurumların/Yöneticilerin Neden Yok?  Eğitimciler, Sağlıkçılar, Güvenlikçiler, Memurlar “Söylenmeyin artık SÖYLEYİN" ÖĞRETMEN NEFRETİ İLE YATIP KALKANLARA  İŞÇİ SENDİKALARI SAHADA MEMUR SENDİKALARI KIŞ UYKUSUNDA Çözüm Bekleyen Eğitim Sorunları  Eğitimde Öğretmen’in Otoritesini Arttıran Eski Disiplin ve Ciddiyete Dönülmeli SESSİZCE İŞİNİ YAPANLAR VE FENOMEN ÖĞRETMENLER MEB AKADEMİLERİ TASARRUF TEDBİRLERİ ÖĞRETMEN MAAŞLARI “ORDA BİR ÖĞRETMENEVİ VAR UZAKTA”  KAMU MAAŞ DENGESİ NEDEN MEMURLAR ALEYHİNE BOZULDU? Bu Yazım Siz Kötülere; İçi Kararmış, Vicdanı Çürümüş  Sizlere…  ÖĞRETMENLERİN ALIM GÜCÜ ERİYOR, SORUMLUSU KİM?  EĞİTİM ÖĞRETİMLE ÖMRÜNÜ HEBA EDENLER SESSİZ, KIRGIN ve KIZGIN  Atatürk ve Çocuk Türkçe/Edebiyat Öğretmenlerinin Artan İş Yükü Sorunu Çözülmelidir  Kıymeti Bilinmeyen Bakan Ziya Selçuk Öğretmenler Nezih Bir Ortamda Çalışmayı Hak Etmiyor mu? Ülke Tarihinin En Adaletsiz Eleme Sistemi “Mülakat”   ÖMK’de “Lisansüstü Eğitim” Unutuldu mu?  Meslek Kanunu Öğretmen Görüşüne Sunulmalıdır.  Yeni Müfredat; Yoğun Dersler ve Sınav Stresi ile Günleri Heba Olan Çocuklara Katkı Sunacak mı?  Ülke Tarihinin En Kötü Karnesi “Mülakat”  “Öğretmenlik Meslek Kanunu” unutuldu mu? Başka Bir Evrende… En Uzak Eğitim Fakültesi Maksimum 100 km Uzaklıktadır. Lütfen gidip okuyun… Vatandaşına Ateş Pahası, Yabancılara Ucuzluk  Cenneti Sınav/Senaryo Karmaşasına Son Verilmelidir Kim Bu Cennet Vatanın Uğruna Olmaz ki Feda Değişen Çehresiyle Doğunun Parlayan İncisi CİZRE Okullarda Baş Gösteren Disiplin Sorunları Günden Güne Artıyor. Türkçe/Edebiyat ve Yabancı Dil Öğretmenlerinin Haklı Talebi Öğretmenlik Sorumluluğu ve Vicdani Yükümlülüğü En Ağır Mesleklerin Başında Gelir MEB’te Çığırından Çıkan Proje Baskısı ve Deneme Furyası Öğretmenlik “Basit” Bir Meslek Mi? Mülakat Değil Liyakat Türkçe/Edebiyat Öğretmenlerinin Artan İş Yükü  Ziya SELÇUK özleniyor mu?  Mülakat Değil Liyakat Eğitimde Bu Sorunları Çözen Bakan Tarihe Geçecektir Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya! Memur Sen’in Kazandıkça Yoksullaştıran Tarihi Toplu Sözleşme Kazanımları Memur Sendikalarını Uyarıyoruz Tarihin En Büyük İtibar ve Mali Krizini Yaşayan Öğretmenler Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda “Lisansüstü Eğitim” Teşvik edilmelidir. Teşekkür Sendikacılığı-Teşekkür SEN Dağa taşa anlattık, SENDİKALARA anlatamadık.  22 Bin TL’yi Tarihi Kazanım Olarak Karşılayacakları Uyarıyoruz Öğretmenlik Meslek Kanunu MEB Sorunlar İşçi Maaşı Alabilmek için Doktora Yapmanın Yetmediği Günlere… Eğitimin Merkezi Öğretmendir Öğretmen Maaşı “Lisansüstü Eğitim” ve “Tecrübe” Değersizleştirilmemelidir